24 Aralık 2008 Çarşamba

Parlayan Yıldızlarım

Bazen kendini çok derin bir kuyuda hissedersin.Öyle yalnız, öyle amaçsız hissedersinki.Öncenin çok, ama sonranın hiç önemi yoktur(dün gitti yarın gelmeyecek) süzününde çokta anlamı olmuyor. Bu uzun ve siyah anlarda... Şükürsüzlük mü? bu bilmiyorum... Yoksa öncenin unutulamaması pişmanlıklarmı? Off ne büyük pişmanlıklar! Öyle ki kendine hesaplar sorarsın, bu ben değildim dersin kendine. Sana anlatılan en komik fıkralarda bile, içindeki ses sen sus gülme der...Çünkü suçlusun! Bir çocuğun elinden bebeği zorla alınmış gibi istemeden gülmeye son verirsin. Dostlarınla sohbetin en derin en güzel yerine girip sen konuşma der. Sen hep içindeki sesi dinler başını öne eğersin. Öncenin ahh öncenin içinde yaşanmamış yaşanasıca sevdalar vardır.

Başlamadan biten sevdalar, ah yüreğim ağır geliyor tüm bunlar sana. Neden? Neden hep beyaz bir gelinlik giydirdiler.Sonra çıkar gelinliği yakışmıyor sana dediler.Yakışmıştı halbuki bana bakmasını bilmemişlerdi, ben bakmıştım aynaya, sağıma, soluma kulağımda hüzünlü bir melodi çalıp durmasına rağmen yakışmıştı. Ben gözlerimden kaçarken aynadan, onlar beni çağırıyordu bizimle yüzleş diye... Dayanamadım daha fazla baktım.Gözlerim hüzün dolu gülemiyorum gelinliğimi çıkarmadan kaçmak istiyorum ordan,çıkardılar gelinliğimi siyah bir elbise giydirdiler sonra şimdi bak dediler. Baktım yine baktım sağıma, soluma sonra yine gözlerimle yüzleştim.Evet bu siyah elbise cuk diye oturdu üstüne, eteklerime acılar asılmıştı.Yaşanmamış sevdam, hüzünlerim asılmıştı.Evet bu tam sana göre çok yakıştı. Ondandanmıdır nedir bilmem siyaha sevdam başkadır.Siyah elbisem, sevdiğim anlar geceler, çünkü siyah. Önce şimdimde şimdim de öncede yaşıyor...Siyah elbisem ve eteklerime asılalanlar bırakmıyor. Ne yapıcam ben sizinle, arkamda iki parlak ışık var yalnız, sadece içimin sıcaklığını onlara borçluyum. Sanırım bana tek güç veren parlak ışıklarım... Siz gitmeyin benden ne olur, hep yanın böyle ışıl ışıl öncemin tek kazancı sizssiniz bana. Sonranın benim için hiç bir önemi yok.İki ışığım dışında yok olup gitmek isterim bazen, bir buhar gibi siyah karanlıklarda yada uyuyup hiç uyanmamak ama ışıklarım sızar yine karanlığıma, gözlerimi kamaştırırlar. Ben siyah elbisem,günahlarım,hatalarım, acılarım yaşanmamış sevdalarım ve bana sen uyuma diyen iki parlak ışığım, sen uyursan biz söneriz diyen iki parlak ışığım...

2 yorum:

  1. Çok karamsar olmamalısın Derinciğim, düşün ki ya o parlak ışıkların olmasaydı. Herşeyin bir sebebi vardır unutma; yaşadığın anın, geçmişinin, geleceğinin hepsinin ortak bir yanı var sebepleri. Belki o kara elbiseyi giydiğin an olmasaydı, şimdi o çok gurur duyduğun iki parlak ışığa sahip olmayacaktın. Bilmelisin ki; o siyah elbiseyi giymenin sebebi ileride sahip olacağın o iki parlak ışık içindi.
    Geçmişin seni yaralamasına izin verme artık, sen güçlüsün çünlü annesin!

    YanıtlaSil
  2. Ah ceren bazen hayat gerçekten çok ağır bir yük gibi geliyor.Evet ışıklarım hayatımın tek anlamı onlar.ve onların varlığı karanlıklarda yaşama gücü veriyor bana...Seninde güzel yüreğini ışıklar ve yıldızlar aydınlatsın:)

    YanıtlaSil

 

derince © 2008 . Design By: SkinCorner